Kahve dediğin Avustralya’da içilir

Avustralyalılar kahve söz konusu olunca takıntılı. Hatta Melbourne’a dünyanın kahve başkenti diyenler de var. Kahvenizi sipariş etmenin bir adabı, bir ciddiyeti var. Bu bölümde bir uzman gibi kahve siparişi etmenin kurallarını öğretiyoruz.

Kahvenizi nasıl içersiniz? Avustralya kahve kültüründe son derece iddialı. Credit: xavierarnau/Getty Images

Avustralyalıların dörtte üçü her gün kahve içiyor. Kahve sevgisi kanımıza işlemiş.

Avustralya’nın kahve kültürü Batı Avrupalı göçmenlerin ülkeye yerleşip espresso makinasını da yanlarında getirmesi ile başlıyor. Espresso makinesi büyük bir basınçla konsantre espresso kahvesi çıkarıyor ve bu da sayısız miktarda kahve çeşidini üretmekte kullanılıyor. Kahve çeşitlerinin büyük çoğunluğunun İtalyan kökenli olması da şaşırtıcı değil.

On yıllardır espresso içen Avustralyalılar dünyanın türlü yerlerinden kaliteli kahve çekirdeği getirip çeşitli kavurma ve demleme teknikleri geliştirmekte artık ustalaşmış durumda.

Map Coffee’nin sahibi Santo Buccheri, “short black” olarak bilinen espressonun kahve çeşitlerinin çoğunun temelini oluşturduğunu söylüyor.

Espresso makinesini mükemmel bir şekilde kullanmayı öğrenmek de zorlu bir süreç ve baristalar kolay yetişmiyor.

Espresso, veya short black, 10 ila 12 gram kahve kullanılarak elde edilen 30 mililitrelik sıvı.

Santo Buccheri, Map coffee

“Aynı miktarda kahveden 20 mililitrelik sıvı çıkaran ristretto ile karıştırmayın” diyor.

Daha konsantre olduğu için, espresso ile karşılaştırıldığında ristretto’dan daha yoğun bir tat alıyorsunuz. Ancak dikkat edin. Espresso tek porsiyon (shot) olsa da kafelerin büyük çoğunluğu duble shot kullanır.

Avustralya’nın en popüler sade ve sütlü kahveleri long black ve latte. Source: iStockphoto / Tim Allen/Getty Images

Bazı popüler sade ve sütlü kahveleri anlatalım.

Sade kahveler

Melbourne merkezli bir spesiyal kahve dükkanının sahibi olan Lily Fairhall, kendi tecrübesine göre, en popüler sade kahvenin long black olduğunu söylüyor.

“Long black aslında iki shot espresso ile sıcak sudan ibaret” diyor.

“Ayrıca short black de alabilirsiniz ki o da espressodan ibaret. Kahvenin tadını gerçekten çok sevenler veya kısa sürede kafeinle uyanmak isteyenler için.”

Yavaş yavaş popülarite kazanan sade kahve espresso kullanmıyor. Bildiğiniz filtre kahve artık çok daha yoğun bir tatla geri döndü.

Sütlü kahveler

Espressoyu temel alarak köpürtülmüş sütle üretilen sütlü kahveler de son derece popüler. En çok içileni café latté (or latte). Bardakta sunulan bu kahve türü köpürtülmüş süt ile beraber ipeksi bir doku sağlıyor.

Lily Fairhall Avustralya kökenli flat white’ın dünyayı fethettiğini söylüyor. Latteden daha az süt kullanıldığı söyleniyor.

“Bence latte ile flat white arasında pek bir fark yok. Tek fark kullandığınız kupa” diyor.

Kahvenizi şekerli seviyorsanız klasik cappuccino tam sizin için. Üstüne köpüklü süt ve çikolata tozu eksik olmasın.

Cappuccino sanatı. Credit: pixelfit/Getty Images

Piccolo latte daha konsantire bir latte. Daha yoğun bir tat sunuyor. Tek shot espresso ile az miktarda sütten oluşuyor.

Melbourne’a özgü piccolo latteye benzeyen bir kahve de var. Yoğun ve hızlı bir kafein patlamasına ihtiyacı olanlar için latteden daha az miktarda sütle yapılan ve yoğun bir tat amacıyla üretilen Magic.

İtalyancada macchiato “leke” anlamına geliyor. Bir espresso shot ile beraber tadı biraz yumuşatmak için kullanılan bir damla süt köpüğünden oluşuyor.

Fairhall, “Bence insanlar vücutta acil bir şekilde kafein patlaması isteyince ancak espressonun yoğun tadını istemeyince ısmarlıyorlar. Espresso tadının çok az bir sütle dengelenmesini istiyorlar” diyor.

Kafeler artık inek sütüne alternatifler de geliştiriyor. Soya, badem veya yulaf sütü gibi. Tercihinizi belirtmezseniz kahvenizi inek sütüyle içersiniz.

Kahveye tutkulu bir şekilde bağlanmış olan Avustralyalılar Melbourne’u dünyanın kahve başkenti ilan etti. Credit: miniseries/Getty Images

Kafeinsiz kahveler

Kafeinsiz kahveler veya decaf uzun süredir hor görülüyor ancak Fairhall’a göre son yıllarda bu kötü ünü hak etmiyorlar.

Kafeinsiz kahve içenlere saygım var. Kahveyi sadece tadı için tüketiyorlar. Gün içinde kendilerine gelmek için kullanmıyorlar.

Melbourne’da bir spesiyal kahve dükkanının sahibi olan Lily Fairhall

Son on yıl içinde kafeinsiz kahvenin tadı inanılmaz oranda güzelleşti ve yüksek kalite kahve çekirdeğinden kafeini çeken süreçler de gelişti.

Tek kökenli veya single origin ne demek?

Bazı kafelerde tek kökenli (single origin) çekirdek veya karma (blend) arasında tercihiniz sorulur. Kahveseverler tek kökenli çekirdeklerle farklı deneyimlerin peşinde maceraya atılabilir.

Kahve uzmanı Santo Buccheri, “Single originda kahve tek bir ülkeden geliyor. Kahve dükkanına göre değişiyor. Bazıları çekirdeğin nereden geldiğini gösteren ilanlar koyar. Hatta bölgeyi ve üreticiyi bile gösterebilirler. Karma veya Blend ise size tüm bu türlerin bir karmasını sunar. Tadı daha tutarlı olur” diyor.

Aşırı seçenek bazen sıkıntı yaratır

Kafeler sizin tercihlerinize uygun kahveler üretmek konusunda uzmandır. Ancak Lily Fairhall bazı sınırlar olduğunu söylüyor.

“Geçenlerde yarı badem sütü ve yarı yulaf sütüyle yapılmış bir kahve siparişi aldım. ‘Bunu yapamayacağım’ dedim. Verimlilik adına bazen bazı kararlar almanız gerekiyor” diyor.

Tabi babychinoyu unutmamak gerekiyor. Üzerine çikolata tozu serpiştirilmiş süt köpüğünden ibaret babychino, siz kahvenizin keyfine bakarken geleceğin kahve tiryakilerini yetiştirmek için üretiliyor.